Uzay, insanlığın keşfetmeye başladığı günden bu yana bizi büyüleyen, korkutan ve şaşırtan bir yer olmuştur. Yıldızların arasında yolculuk yapan cesur astronotların yaşadığı olağanüstü deneyimler, uzayda meydana gelen kazalar ve açıklanamayan gizemli olaylar, uzay araştırmalarının en ilgi çekici yönlerini oluşturmaktadır. Bu makalede, uzay yolculuğu yapan astronotların ilginç hikayelerini, tarihe geçen uzay kazalarını ve uzayın derinliklerinde keşfedilen tuhaf olayları keşfedeceğiz.
Uzayda 311 Gün Mahsur Kalan Kozmonot: Sergei Krikalev
Uzay tarihinin en ilginç hikayelerinden biri, “son Sovyet vatandaşı” olarak anılan Sergei Krikalev’e aittir. Krikalev, 1991 yılında Mir uzay istasyonuna 144 günlük bir görev için gönderilmişti. Ancak Sovyetler Birliği’nin dağılması ve yaşanan ekonomik kriz nedeniyle, onu geri getirecek bir uzay aracı gönderilemedi. Böylece Krikalev, toplam 311 gün boyunca uzayda kalmak zorunda kaldı. Uzaya çıktığında vatanı Sovyetler Birliği iken, döndüğünde artık Rusya Federasyonu vatandaşıydı.
Apollo 10 Astronotlarının Tuhaf Deneyimi
1969 yılında gerçekleşen Apollo 10 görevi sırasında astronotlar John Young, Eugene Cernan ve Thomas Stafford, Ay’ın etrafında dönerken tuhaf bir deneyim yaşadılar. Uzay aracının içinde, nereden geldiği bilinmeyen garip bir müzik duydular. Astronotlar bu sesi “uzay müziği” olarak tanımladılar ve NASA’ya bildirdiler. Yıllar sonra açıklanan ses kayıtlarında, bu sesin muhtemelen radyo frekanslarının etkileşiminden kaynaklandığı düşünülse de, o an için astronotlar için oldukça ürkütücü bir deneyimdi.
Uzayda Gaz Çıkaran Astronot
Uzay tarihinin en komik anekdotlarından biri, Apollo 10 görevinde yaşandı. Astronot John Young, uzay aracında gaz çıkardıktan sonra, mikrofonun açık olduğunu fark etmeden “Özür dilerim, bu benim gaz çıkarmamdan kaynaklandı” dedi. Bu konuşma, dünya genelinde NASA kontrol merkezine canlı olarak yayınlandı. Daha sonra Young, “Eğer bunu yaptığımı bilseydim, kesinlikle yapmazdım” diyerek durumu açıkladı.
Çinli Astronotun Gizemli Deneyimi
2003 yılında Çin’in uzaya gönderdiği ilk astronot Yang Liwei, uzay gemisinin gövdesinden tuhaf sesler duyduğunu bildirdi. Liwei, bu sesi “tahta çekiçle demir kovaya vuruluyor gibi” olarak tanımladı. Daha sonraki Çinli astronotlar da benzer sesleri duyduklarını rapor ettiler, ancak bu sesin kaynağı hala tam olarak açıklanabilmiş değil.
Gemini 4 Görevinde Görülen Gizemli Cisim
1965 yılında Gemini 4 görevi sırasında, Amerikalı astronot James McDivitt uzayda garip bir cisim gördüğünü rapor etti. McDivitt, bu cismi “silindirik şekilli, kolları olan bir nesne” olarak tanımladı. NASA, bu gözlemin muhtemelen Gemini 4’ün kendi roket parçalarından biri olduğunu açıklasa da, McDivitt buna katılmadı ve gördüğü şeyin farklı bir şey olduğunu savundu.
Tarihe Geçen Uzay Kazaları ve Trajediler
Challenger Uzay Mekiği Faciası
28 Ocak 1986’da yaşanan Challenger uzay mekiği faciası, uzay araştırmaları tarihindeki en trajik olaylardan biridir. Mekik, kalkışından sadece 73 saniye sonra, tüm dünya canlı yayında izlerken patladı ve içindeki 7 mürettebat hayatını kaybetti. Aralarında öğretmen Christa McAuliffe da vardı ve uzaya gidecek ilk sivil olacaktı. Soruşturma sonucunda, kazanın soğuk hava koşullarında O-halkalarının esnekliğini kaybetmesi nedeniyle gerçekleştiği belirlendi.
Columbia Uzay Mekiği Kazası
1 Şubat 2003 tarihinde, Columbia uzay mekiği Dünya’ya dönüş yolunda atmosfere girerken parçalandı ve 7 astronot hayatını kaybetti. Kazanın nedeni, kalkış sırasında dış yakıt tankından kopan bir parçanın mekiğin sol kanadındaki ısı kalkanına zarar vermesiydi. Bu hasar, atmosfere giriş sırasında aşırı ısınmaya ve mekiğin parçalanmasına neden oldu.
Soyuz 11 Trajedisi
Uzay tarihinin en acı olaylarından biri de Soyuz 11 görevinde yaşandı. 30 Haziran 1971’de, Salyut 1 uzay istasyonundaki 23 günlük görevlerini tamamlayan kozmonotlar Georgi Dobrovolski, Viktor Patsayev ve Vladislav Volkov, Dünya’ya dönüş yolunda bir basınç kaybı yaşadılar. Uzay kıyafetleri olmadığı için, üç kozmonot da uzayın vakumuna maruz kalarak hayatlarını kaybettiler. Bu olay, uzay görevlerinde hayatını kaybeden ilk ve tek astronotlar olarak tarihe geçti.
Apollo 1 Yangını
27 Ocak 1967’de, Apollo 1 mürettebatı Virgil “Gus” Grissom, Edward White ve Roger Chaffee, bir yer testinde kapsülün içinde çıkan yangın sonucu hayatlarını kaybettiler. Yüksek basınçlı saf oksijen atmosferi, elektrik kablolarındaki bir kıvılcımla birleşince hızla yayılan bir yangına dönüştü. Bu trajedi, NASA’nın güvenlik protokollerini tamamen gözden geçirmesine neden oldu.
LLRV No 1 Kazası ve Neil Armstrong’un Mucizevi Kurtuluşu
1968 yılında, Ay’a iniş öncesi eğitim uçuşları sırasında Neil Armstrong, Lunar Landing Research Vehicle (LLRV) adlı araçla uçarken kontrol kaybetti. Armstrong, aracın düşmesinden saniyeler önce kendini fırlatma koltuğuyla dışarı attı ve paraşütle güvenli bir şekilde yere indi. Bu olay, daha sonra Ay’a ilk ayak basacak olan Armstrong’un hayatını tehlikeye atan ciddi bir kazaydı.
Uzayda Yaşanan Gizemli Olaylar
Uluslararası Uzay İstasyonu’nda Boğulma Tehlikesi
2013 yılında, İtalyan astronot Luca Parmitano uzay yürüyüşü sırasında kaskının içine su dolmaya başladığını fark etti. Su, yerçekimsiz ortamda astronotun yüzüne yapışarak boğulma tehlikesi yarattı. Parmitano, soğukkanlılığını koruyarak uzay istasyonuna geri dönebildi. NASA, bu olayı “uzayda yaşanan en ciddi olaylardan biri” olarak nitelendirdi.
YouTube Video: Astronotların yaşadığı zorluklar? / Dr. Umut Yıldız ile Bilim Ekstra
Voyager Altın Plakları
1977’de fırlatılan Voyager 1 ve 2 uzay araçları, insanlık hakkında bilgi içeren altın kaplı plakalar taşımaktadır. Bu plaklarda, Dünya’daki yaşamı ve kültürü anlatan görüntüler, sesler ve müzikler bulunmaktadır. Voyager araçları şu anda güneş sisteminin dışına doğru yol almakta ve insanlığın mesajını yıldızlara taşımaktadır.
Hubble Uzay Teleskobu’nun Keşifleri
1990’da fırlatılan Hubble Uzay Teleskobu, uzayın derinliklerinden muhteşem görüntüler sağlamış ve evrenin yaşı, genişleme hızı ve karanlık enerji gibi konularda önemli keşiflere katkıda bulunmuştur. Hubble’ın çektiği görüntüler, uzayın güzelliğini ve gizemini milyonlarca insana tanıtmıştır.
Uluslararası Uzay İstasyonu’nun İnşası
Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS), 1998’den beri inşa edilen ve 16 ülkenin işbirliğiyle gerçekleştirilen en büyük uluslararası bilimsel projedir. ISS, sürekli olarak insanların yaşadığı bir uzay laboratuvarı olarak hizmet vermekte ve yerçekimsiz ortamda çeşitli bilimsel deneyler yapılmasına olanak sağlamaktadır.
Uzay, insanlığın keşfetmeye başladığı günden bu yana bizi büyüleyen, korkutan ve şaşırtan bir yer olmuştur. Astronotların ilginç hikayeleri, uzay kazaları ve gizemli olaylar, uzay araştırmalarının sadece bilimsel değil, aynı zamanda insani yönünü de göstermektedir. Her yeni keşif, her yeni görev, evrenin sırlarını çözmemize bir adım daha yaklaştırmakta ve uzayın derinliklerinde bizi bekleyen daha nice gizemi ortaya çıkarmaktadır.
Uzay yolculuğu, insanlığın en büyük maceralarından biridir ve bu macera, tüm zorluklara, kazalara ve trajedilere rağmen devam etmektedir. Astronotların cesareti, bilim insanlarının azmi ve insanlığın merakı sayesinde, uzayın sonsuz derinliklerini keşfetmeye devam edeceğiz. Kim bilir, belki de bir gün uzayın en büyük gizemlerini çözecek ve yıldızların arasında yeni evler bulacağız.